Bir dahi olmak...

" Ne üstün zeka, ne hayal gücü, ne de ikisi beraber, bir dahi yaratmaya yeter. Sevgi, sevgi, sevgi. İşte bu dâhinin ta kendisidir" Mozart

Sanat eğitimi, özgüven eksikliği duyan, sıkılgan, içe dönük insan için faydalı bir eğitimmiş; ister yetişkin olsun, ister çocuk. Eğitimin sonucunda bir sanatçı olamasalar bile kendine güvenen, soru sorabilen, disiplinli ve sağlıklı bireyler olarak toplum içinde yerlerini alırlarmış. Fakat bunun için ilk önce gerekli olan şey kendimizi sevmekmiş.
Kendimizi sevelim arkadaşlar. Ruhumuzdaki zenginliği, derinliği ve inceliği ortaya çıkarmak hiç de zor değil; inanın bana.
Ne dersiniz, sloganımız şu şöyle olsun mu?

"İçinde hayranlık uyandıracak bir insan gizli"

Yaratıcılık

Bir kişilik özelliğidir. Bir yetenek olmakla birlikte, duygusal bir süreç ve yaşam biçimidir. Yaratıcılık geliştirilebilir. Bunu sanatın ve sanatın dışında bir alanda yapabiliriz. İnsanlar arası ilişkilerde, bir çok olayda ve yaşam içinde karşılaştığımız pek çok durumda yaratıcılık gerekir. Resim yapmak bunlardan sadece biridir ve yaratıcılığı geliştirmekte başvurabileceğimiz en pratik yoldur. Yaratıcı faaliyetlerin, yeteneğin geliştirilmesinde, etkin bir iletişim aracı olarak kullanılmasında ve kendimizi tanımamızda oldukça yarar sağladığı söylenebilir. Dolayısıyla kendini daha iyi tanıyan insan, başarılı olamadığı konularda da yaratıcılığını kullanarak başarılarını artırabilir. Yaratıcılığı arttırmak bir yöntem olmalı ve daima sanattan faydanılmalıdır...

Cesaret

Geçekleşmesi zor ya da imkansız olduğunu düşündüğümüz bir işe girişirken kişinin kendinde bulduğu güven duygusudur.
Kendine güvenmek, kendimiz hakkında bizim ve çevremizdeki insanların yargılarına bağlıdır.
Yargı, kendi kendimize ve çevremizdeki insanların karşılaştırma yaparak değelendirmesi sonucunda, durumumuz hakkında eleştirici bir sonuca varılması demektir.
İnsan kendi yeteneklerini iyi tanıyorsa, başarılı olacağına inanır. Koyduğu hedefe daha çabuk ulaşır. İnsan öğrenebilme becerisine sahiptir. Cesaret bu beceriyi kullanabilme dürtüsüdür. Cesaret ile öğrenebilme arasında doğal bir ilişki vardır. Sürekli yeni bir şey öğrenme isteğinde olan insan, kendisi hakkında bilgi sahibi olur. Bu bilgiyi doğru kullanmak başarının anahtırıdır. Sahip olduğumuz bu anahtarla doğru kapıları açarsak, hayat bize her zaman gülümser...

Keşfedilmiş yetenekten daha değerli bir şey yoktur...

Anne ve babadan alınacak destek, eğitim sürecini çok etkiliyor. Verilen inanç duygusu, başarı basamaklarının daha kolay çıkılmasını sağlıyor. Çocuğun duygu ve düşüncelerini paylaşmak, hayallerini dinlemek desteğin en mükemmelidir. Kendisiyle alay edileceğini düşünmeden, evrenin en harika keşfini yapmış gibi hissetmesi, önemsenmesi, onun geleceğini şekillendirmesinde en büyük katkıyı sağlayacaktır.
Keşfedilmiş yetenekten daha değerli bir şey yoktur...